Moved Permanently

Davada tek sanık Cüneyt Akkaya’nın firari olması nedeniyle mahkemede yer almadı. Duruşma  23 Şubat 2024 tarihine ertelendi.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat  7,7 büyüklüğündeki depremde yıkılan  Adana’nın Çukurova ilçesi Yurt Mahallesi’ndeki Tutar Yapı Sitesi’nin C Blok’u  yıkıldı. Apartmanda yaşayan 63 kişi, enkazda kalarak hayatını kaybetti. Başlatılan soruşturma kapsamında yapılan çalışmada sitenin müteahhidinin 2008 yılında hayatını kaybetti. Sanık sıfatıyla ise soruşturmada yer alan sitenin inşaat mühendisi Cüneyt Akkaya yer aldı. Ancak Akkaya’nın  yurt dışına çıktığı ve firari olarak görüldüğü öğrenildi. 

Adana Adliyesi  7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde Tutar Yapı Sitesi’nin ilk duruşması görüldü. Duruşmaya yıkılan binada hayatını kaybeden kişilerin yakınları katıldı. Kimlik tespitinin ardından duruşma başladı. Sanık Cüneyt Akkaya’nın firari olması nedeniyle ilk duruşmada yer almadı. 
Sanık koltuğu boş başlayan davanın ilk duruşmasında yakınlarını kaybedenler, zemin katta tadilat yapanların yargılanmasını istediklerini belirtti.

Depremde yakınlarını kaybeden Hülya Ercan "Yapılan tadilatı biliyordum. Ama zeminle birinci katın birleştirildiğini bilmiyordum. Biz adalet istiyoruz. Canlarımız gitti. Yazık değil mi? Ellerini kollarını sallayarak gezmelerini istemiyoruz” dedi.   

Binanın sadece malzeme kalitesizliğinden çökmediğini ifade eden Dava Avukatı Mehtap Akyüz Özcan, 8 şüpheli ile ilgili verilen takipsizlik kararına itiraz ederek İstanbul Teknik Üniversitesi'nden gelen raporun dosyada yer aldığını hatırlatarak ilk rapor ile çelişkiler olduğu gerekçesi ile İTÜ, KATÜ ya da başka bir teknik üniversitenin beton numunelerini incelemesini talep etti.  Birinci katla zemin katı alan malikin kredi alabilmesi için Vakıf Katılım Bankası’ndan bir eksper görevlendirildiğini ifade eden Özcan,  eksperin zemin ve birinci katın birleştirildiğini, duvarların kaldırıldığı, merdiven kovası konarak birini katla zemin kat arasında bağlantı sağlandığını ve projeye uygun olmayan birçok değişikliğin yapıldığını rapora yazdığını belirterek eksperin tanık olarak dinlenmesini istedi.  

Binanın önce ikiye ayrıldığını sonra yan yatarak yıkıldığını anlatan Özcan, “Demek ki eksik bir ayak mevcut ki bir tarafa yıkılıyor. 2020’de Belediye’ye basit tadilat izni isteyen Bekir ve Osman Baloğlu’nun dinlemesini istiyoruz” dedi. 

Davacılardan Didem Ercan ise, “Tadilat izinleri ile ilgili belgeleri incelemek için Çukurova Belediyesi’ne gittik. Depremden sonra emniyet KOM Şube’nin tüm belgeleri aldığını söylediler. ‘Bizde fotokopisi bile yok’ dediler. Bunun da araştırılmasını istiyorum. Belediyedeki sorumlularına da şikayetçiyim. Belgeleri yok ettiklerini düşünüyorum” şeklinde konuşma yaptı.
  
 Davacılardan Hüseyin Ateş, “Apartman 98 depreminde hasar almadı. 4 bloktan sadece C blok yıkıldı. A ve D bloklarda insanlar hala kalıyor. B blok az hasarlı. Beton ve demir kalitesinden dolayı yıkıldığına inanmıyoruz. Birebir Savcılık makamı ile görüştüm. Teknik detaylara hakim olduğunu, merdivenin taşıyıcı sisteme hasar verdiği yönündeki düşüncesini bizzat ağzından duydum. Kolonları kesenlerin hukuki olarak rahatsız dahi edilmesinden dolayı kızgınım. Bu insanlar Adana’da birden fazla inşaat şirketinin sahibi. İnşaat yapmaya devam ediyorlar”  ifadelerini kullandı.

 Enkazdan yaralı kurtulan ve annesini ve karnındaki bebeğini kaybeden İrem Uskaner, binanın normal bir şekilde değil, batı yönünde savrularak yıkıldığını anlattı. Geçirdiği ameliyatlar sonrası protez ve plakalarla yaşamına devam ettiğini ifade eden Uskaner, bilirkişi raporuna imza atan Profesörden de kolonları kesenlerden de şikayetçi olduğunu belirterek  “Bu insanların cezasız kalmasını istemiyorum” dedi.
 
Müşteki ve tanık beyanlarının alındığı duruşmada, Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde düzenlenecek yeni bir bilirkişi raporunun hazırlanmasına karar verildi. Duruşma 23 Şubat 2024 tarihine ertelendi.

Duruşma sonrası açıklama yapan Avukat Mehtap Akyüz Özcan, 2020 yılında zemin katta yapılan tadilatların soruşturma sırasında hiç incelenmediğini, tadilatı yaptıranların ifadelerinin dahi alınmadığını söylediklerini belirtti.  Akyüz, “Binayla ilgili, dosyadaki mevcut 3 laboratuvar sonucundan 1’inin kötü, diğer 2’sinin ise iyi olduğu yer alıyordu. Bu sonuçların çelişkili olmasından kaynaklı yeni bir rapor düzenlenmesini, yapılan tadilatların da incelenmesini talep ettik ve bu kabul gördü dedi.

Avukat Gülsüm Özdoğru’da çok duygusal bir duruşma olduğunu belirterek, “ Çünkü biz orada sevdiklerimizi kaybettik. Sadece müşteki vekili değil, aynı zamanda maktul yakınlarıyız. Bundan dolayı elimizden geldiği kadar dosyaya sarılıyoruz. Bu konuda ihmali olan herkesin, hak ettikleri cezayı almasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.